Akrep’te Yeniay ve Güneş Tutulması

KaraBogaz

Siz de bir nevi kabuklardan sıyrılma, ruhunuzun tüm karanlıklarıyla beraber çıplak kalma hislerini içten içe seziyor musunuz? Ya da aksine, bu şekilde karanlığınızın açığa çıkma korkusuyla daha fazla kontrole, baskılamaya başvurup içinizdeki kabuk değiştirme girdabıyla mücadele ediyor, hatta fanatik bir şekilde bu korkularla savaşıp onları ittikçe daha da yerin dibine itiyor musunuz?

Mantıklı olmak güç, farkında olmak zor. Tutkular, ihtiraslar, her ne pahasına olursa olsun tutunma, dayanma, direnme konuları dönüşüm yolunda vurgu yapıyor.

İstanbul saatine göre 24 Ekim 2014 Cuma sabahı (Perşembe’yi Cuma’ya bağlayan gece) saat 00.56’da Akrep’te gerçekleşecek Yeniay ve Güneş Tutulması işte böylesi konuları gündemimize getiriyor.

Dönüşüm, değerler, ilişkiler.

Akrep’in mitolojisine baktığımızda Perseus’un kafasını uçurarak öldürdüğü Medusa kadının karanlık yüzünü temsil eder. Ejderha gözlüdür, bakanı taşlaştırır. Perseus kendi annesini kurtarmak için Medusa’yı yenmelidir. Aslında kurtaracağı kendi içindeki kadındır. Hepsi içindedir. Bir iyi, bir cadı anne. Perseus Medusa’nın kafasını kesince Medusa hem öfkesinden özgürleşir ve kurtulur, hem de bu öfkeyle taşlaşan hamileliği mutlu sona ulaşır, kafasından Pegasus’u doğurur. Ölüm ve yeniden doğum böyle ifade edilir.

Akrep, dönüşümü anlatır, ama dönüşüme öyle hop diye gitmek istemez. Karşımızda en zorlu şartlara dayanan, direnen, ölümüne devam eden, hatta ona meydan okuyan, azmeden, öte yandan kontrol eden, süreklilik içinde, zaman zaman saplantılı bir halde sabitlenen, bu yolda manipülasyonlara girebilen bir arketip vardır. Akrep’in yaratıcılığını engelleyen şey kendi öfkesini görmeyip yüzleşmemesidir. Derinlerde yaşadığı için de bu onun için yoğun bir mevzudur. Bunu aslında her gün, her kararında yaşar.

İşte, Akrep’in gündemimize getirdiği böylesi bir dönüşüm için bir ölüm gerekir. Psikolojik veya metaforik bir ölüm ve yeniden doğum. O ölüme kendi karanlığımızla yüzleştiğimiz, öfkemizi gördüğümüz, çürümeye yüz tutmuş yapıları bıraktığımızda gidebiliriz. Ancak ondan sonra aydınlığa, gerçek hazineye ulaşabiliriz. O ölüm nedir? Neyi bırakmak, neyle yüzleşmek bizim için bu kadar korkutucu ve zordur? Neden oraya bu kadar saplanıp kalmış, taşlaşmış, yüzleşmekten kaçmaktayızdır? Derinlerde gömülü karanlığımızın, öfkemizin özü nerelerden geçmektedir?

Akrep’te Yeniay ve Güneş Tutulması işte bu konuları gündemimize getirir. İnançlara, fanatizme takılmak olası senaryolardandır. İlerleme, mantıklı düşünme olamayabilir çünkü objektif olmanın mümkün olmadığı bir boyuttur. Merkür de Güneş Tutulması’nda hala gerilemeye devam ederken, bu da iletişimi ve rasyonelliği güçleştirir.

Buradaki olumlama direnci, saplantıya ve öfkeye tutunmayı bırakıp yola devam etmektir. Ancak öfkemizle yüzleşip onu kabullendiğimizde yolumuza gidebiliriz. Öfkemiz ve karanlığımız yokmuş gibi yapıp yola gidersek yine gideriz, ama sadece gideriz, bu bizi dönüştürmez. Sübjektif olduğumuz için kendimizdeki ve etraftaki karanlığı farketmemiz kolay olmayabilir. Hatta aksine, kendimizi oldukça iyimser bir havada sevinç kahkahaları atarken bulabiliriz. Bu iyimserlik yanılsaması yüzünden de bırakmaya, yüzleşmeye gerek görmeyebiliriz. Kim mutluyken -mutlu olduğunu sanırken- bile isteye ölmek ister ki? O mutluluk seli sandığımız belki de etrafı sadece sel basmış olmasıdır ve hatta boğulmaya ramak kalmıştır.

Akrep olmadan, ölüp dönüşmeden, bir sonraki adıma, Yay’a, iyimserliğe, vizyon sahibi olmaya, kendimizi aşmaya geçemeyiz. O yüzden şimdi ya ölüp dönüşeceğiz ya da ölmeye direnerek taşlaşacağız ve yine öleceğiz. Birinde seçerek, olumlayarak, ötekinde ısrar edip bırakmayarak, taşlaşıp kalarak.

Koç’ta Ay Tutulması‘nın haritalarımızda tetiklediği alanla Güneş Tutulması için bir duygusal farkındalık zemini hazırlanmış olabilir. Eğer böyle bir durum varsa Güneş Tutulması bu sayede bir bitiş ve başlangıç için kullanılabilir.

Güneş Tutulması güçlü bir Yeniay zamanıdır ve geçmişe dair bir döneminin bittiğinin, yeni bir başlangıç yapma zamanında olduğumuza dair vurgu yapar. Her Güneş Tutulması 19 senede bir aynı derecede yeniden gerçekleşir. Bu da bize şunu söyler:

19 sene önce Ekim ayı ve 6 ay ötesinde gündemimizde ne konular vardıysa yine benzer temalarla karşı karşıyayız. O zaman hayatımızda neler vardı, ne olaylar olmuştu? Biz bu olaylara nasıl yaklaşmıştık? O günden bugüne ne değişti? Birşey değişti mi? Peki biz hala aynı biz miyiz? Olayları ele alış biçimimiz aynı mı değil mi?

Güneş Tutulması doğum haritamızda hangi alanda gerçekleşiyor, hangi gezegenlerle temas ediyorsa, bu temalar etrafında o alanlarda dönüşüme adım atmak üzere bir bitiş ve başlangıç döneminde olduğumuzu söyleyebiliriz. Kimisi için bizzat benliğiyle ilgili bir dönüşüm, kimisi için kariyer, kimisi için aile, kimisi için iletişim, kimisi için evlilik ve ortaklıklar.

İzlediğim yolda burç ve yükselen bazlı yorum yapmayı pek tercih etmiyorum. Bunun sebebi tüm harita verilerini dikkate almayı tercih etmem, bunun için kişisel bazda çalışmam ve birebir seansta bilgileri aktarmam.

Örneğin, bu Güneş Tutulması 0 derece Akrep’te gerçekleşiyor. Yükseleni 0 derece Akrep olan birisi için yorum yaptığımızda o kişinin kendini ve kimliğini ortaya koyuş biçimini direkt olarak ilgilendireceğini söyleyebiliriz. Halbuki yükseleni 14 derece Akrep olan birisi için tutulmanın etki alanı kollektif bilinçdışı dediğimiz 12. evinde gerçekleşecektir. Bu da temanın etki alanını tüm harita için değiştirir. Üstelik haritada tutulmanın başka bir gezegene teması söz konusuysa -misal, kişinin Ay’ı üstünde gerçekleşirse bizzat duyguları, güvenlik ihtiyaçlarıyla ilgili bir dönüşüme işaret eder- tutulma kişi için çok daha önemli bir hale gelir.

Kıssadan hisse;

Tutulmaya doğru adım adım ilerlerken benim haritamda hareketlenen tutkulu Akrep işte böyle konuşuyor. İletişim ve öğrenmede, sorup sorgulamada derinleşip dönüşmeye çağırarak.

Akrep’te gerçekleşecek Yeniay ve Güneş Tutulması’nın dönüşüm yolunda kendimizi her yönümüzle kabullenmemizi desteklemesi, derinlerdeki hazinemizle parlamamıza yardımcı olması dileğiyle..

4 Replies to “Akrep’te Yeniay ve Güneş Tutulması”

Yorum bırakın