Epi topu iki göz bir daireydi. Toplam 32 metrekare. İki oda, bir mutfak, mini minnacık bir tuvalet. Banyosu yoktu. Mutfağın içinde gizli bir duşu vardı. Tek lavabosu. O da mutfaktaki. Mutfak dolabının bir tarafında çay, kahve, şeker, tuz, diğer tarafında diş macunu, diş fırçası, yüz temizleme jeli dururdu. Gelenlerin kafası karışır, pek de dillendiremezlerdi. Buralarda böyle herhalde der geçerlerdi.
Yatak odasındaki niteliksiz ve dekoratif şömine bozuntusu ortamı olduğundan iyi gösterirdi. Bir tat bir doku. Üstünde ayna asılı, önünde makyaj malzemeleri, parfüm şişeleri diziliydi. Kireç beyazının renkli öğeleri. Hemen bitişiğindeki alçak duvar dolabı nevresim çarşaf evlik ıvır zıvırlarla doluydu. Üstünde duran alarmlı radyonun fosforlu yeşil dijital saati gece parlar, yüzü ona dönük yatanın gözünü alırdı. Yine de o radyonun parlak ışığı yalnız gecelerin dostu olurdu. Cızırdayarak başlayan müziğiyse erken kalkılan sabahların eşlikçisi.
“32 Metrekare” okumaya devam et
Bunu beğen:
Beğen Yükleniyor...